Mübarek Ramazan ayının ilk gününde 27 Mayıs 2017 cumartesi günü Bulgaristan Müslümanları Başmüftülüğü, ülkede bulunan diplomatik misyon temsilcileri onuruna iftar yemeği verdi. İftar yemeği başkent Sofya'da Başmüftülük binasında gerçekleşti.
Bu yılki davetliler arasında tüm İslam ve Arap devletlerinin yanı sıra Fransa, Almanya, İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Bulgaristan büyükelçileri bulundular.
İftar yemeğine davet edilen büyükelçilerden hemen hemen hepsi davete icabet etti. Ülke dışında bulunmaları ve geçerli mazeretleri nedeniyle bazıları temsilcilerini gönderdiler.
Başmüftülüğün, Ramazan ayında ekmeğini paylaşması için çeşitli milletlerin, etnik azınlıkların, inançların ve dinlerin temsilcilerinin iftar sofrasında buluşması girişimi birleşmeyi temsil eden bir simgedir. Başmüftülük tarafından diplomatlara iftar verilmesi gelenek haline geldi ve her yıl Ramazan ayında Başmüftülük diplomatlara iftar yemeği veriyor.
Büyükelçi Süleyman Gökçe'nin iftar davetinde yaptığı konuşması
Başmüftü Hazretleri, Değerli Konuklar;
Türkiye farklı kültürlerle zenginleşerek gelişmiş, insanlık tarihine yön vermiş bir medeniyetin mirasçısıdır. Milli benliğimiz ile dini ve kültürel kimliğimizin arkasında muayyen bir dünya görüşü yatmaktadır. Bu dünya görüşü kudretini özgüven ve cesaretten almaktadır. Fikriyatımız, birlik ve beraberliği, zayıfı korumayı, zulmetmemeyi, ahlâki kemale ulaşmayı, adaletten ve iyilikten ayrılmamayı, hakkın teslimini, erdemli yaşamayı ve çocuklarımıza daha iyi, esen ve adil bir gelecek bırakmayı esas alır.
Tüm medeni alemle ilişkilerimizde bu fikriyatla hareket ediyoruz. Türkiye bugün 3.5 milyonu geçen sayıda mazlum ve biçare sığınmacıya ev sahipliği yapmakta, dünyanın farklı bölgelerinde 70'in üzerinde ülkede yolumuzu gözleyen muhtaçlara insani yardım ulaştırmaktadır. Bulgaristan Türkleri'ni ve Müslümanları'nı, soydaşlarımızın tümünü de bu şuurla, muhabbetle ve tarihi müktesebatımızla kucaklıyoruz.
Sevgili Misafirler,
Irkçılığın, aşırı milliyetçiliğin, İslam ve yabancı düşmanlığının Avrupa'yı esir almaya çalıştığı günümüzde hepimize önemli vazifeler düşmektedir. Demokratik ve insan haklarına saygılı olduğu iddiasındaki ülkeler bu tür müptezel, şer akımlarının esiri olmamalıdır. Hakikati yok sayanlar ancak kendilerini aldatırlar. Bulgaristan Müslümanları bu ülkenin bânîsidir. Bulgaristan Devleti'nin de tüm kurumlarıyla Müslüman vatandaşlarının hamisi olması yönünde teşvik edici ve cesaretlendirici çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Bulgaristan'da da demokratik hak ve özgürlüklerinin savunucuları arasında öncelikle sizleri görmek istediğimizi belirtmek isterim. Hak ihlallerine sessiz kalındığı dönemlerde, terakkinin yerini ricat; tevhid ve vahdetin yerini tefrik, bölünme ve ufalanma almıştır.
Değerli Dostlar,
Kalpleri ve gönülleri bir olanların bu konularda istişarelerde bulunmaları ve birbirlerine rehberlik etmeleri tabiidir. Bunun idrakinde olamayanların ve şerle ittifak yapanların nazarımızda itibarı kalmaz. Gurebâ-i Müslimine de faydaları dokunmaz. Biliyoruz ki, sizler de aynı fikriyatı paylaşıyorsunuz.
Başmüftü Hazretleri, Kıymetli Misafirler,
Tüm Bulgaristan Müslümanları'nın Ramazan-Şerifi mübarek olsun; ibadetleriniz kabul olsun; Bulgaristan Türkleri ve Müslümanlarının refahı ve sıhhati daim olsun; Bulgaristan sizlerle beraber daim müreffeh olsun.