Bulgaristan Türklerinin Özgür Sesi
16 Nisan 2025 tarihinde, Başmüftülük’te Başmüftü Dr. Mustafa Hacı, Yüksek İslam Şurası Başkanı Vedat Ahmed, Müslüman Cemaati Genel Sekreteri Celal Faik ve Bulgaristan Ulusal Radyosu (BNR) Genel Müdürü Milen Mitev’in katılımıyla bir toplantı gerçekleştirildi.
Toplantının gündemini, 8 Mart 2025 tarihinde BNR’nin Hristo Botev programında yayınlanan “Anton Mitov Sunar” adlı programda, Anton Mitov ve Kin Stoyanov tarafından Bulgaristan’daki Türk toplumunu hedef alan kabul edilemez, etnik temelli ve ayrımcı ifadelerin kullanılması oluşturdu.
Görüşmede, diyalog ortamının korunması çerçevesinde sorumlu medya tutumunun önemi, nefret söylemine karşı sıfır tolerans politikası, ülkedeki etnik gruplar arası anlayış ve toplumsal barışın sürdürülmesi vurgulandı. Ayrıca, kamusal alanda nefret söylemine karşı somut adımlar atılmasının gerekliliğine dikkat çekildi.
Toplantının ardından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“İfade özgürlüğü, önyargı ve nefreti kışkırtmak için bir gerekçe olarak kullanılamaz. BNR’den; toplumsal birlik, karşılıklı saygı ve demokratik değerler adına somut adımlar atmasını ve net bir tutum sergilemesini bekliyoruz.”
BNR Müdürü’nden Açıklama: Yayındaki Sözlerle Kurum Arasına Mesafe Konuldu
BNR Genel Müdürü Milen Mitev, Kin Stoyanov ve Anton Mitov’un canlı yayında sarf ettikleri ifadeler ile Bulgaristan Ulusal Radyosu (BNR) arasında açık bir mesafe olduğunu vurguladı. Her iki kişiden de yazılı açıklama talep edilmiş olup, haklarında başlatılan disiplin soruşturması halen devam etmektedir.
Kamu Radyosu yönetimi, söz konusu programın yasal, editoryal ve etik standartlara uygunluğunu değerlendirmek üzere iki bağımsız uzman görevlendirmiştir.
Ayrıca, olayla ilgili olarak Ayrımcılığa Karşı Koruma Komisyonu nezdinde resmi işlemler başlatılmıştır. Elektronik Medya Konseyi tarafından yürütülen ayrı bir soruşturma da devam etmektedir.
Başmüftülükten yapılan açıklamada: “Bu vesileyle, tüm yetkili kurumlardan net, kararlı ve kamuoyuna açık bir tutum bekliyoruz.
Demokratik ilkeler, etnik gruplar arası saygı ve sosyal uyumun korunması; ancak sorumlu diyalog ve somut eylemlerle mümkündür. Daha adil ve hoşgörülü bir toplumun inşası için hep birlikte çaba göstermeliyiz.” diye ifade diliyor.
|
|
||||||||||||||||
|
