Necmi Ali, AB -Türkiye Karma Parlamento Komisyonu'nun 78. Toplantısı'na katıldı

Pazar, 23 Aralık 2018

Avrupa Birliği (AB) -Türkiye Karma Parlamento Komisyonu'nun 78. Toplantısı, 19 - 20 Aralık tarihlerinde Ankara' da Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) yapıldı. Avrupa Parlamentosu (AP) Avrupa Liberal ve Demokratlar İttifakı (ALDE) Grubu Üyesi Milletvekili Necmi Ali, Yunanistan, Kıbrıs, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, İspanya, Hollanda ve İsveç'ten temsilciler de bulunan 15 AP milletvekilliden oluşan AP heyetinde yer aldı.

AB-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu, Avrupa Parlamentosu üyelerinden ve TBMM milletvekillerinden oluşan bir komisyondur. Komisyonun, iki Eş Başkanı ve dört Başkan Yardımcısı vardır.

AB-Türkiye Parlamento Komisyonu Eşbaşkanları Manolis Kefalogiannis ve Emrah Karayel'dir. Komisyon Başkan yardımcıları Miltsos Kirkos, Takis Hadjiyoru, Sibel Özdemir ve Cemal Çetin'dir. Parlamento temsilcilerinden başka komisyon toplantılarında daha çok dönem başkanlığı görevini yürüten ülkenin temsil ettiği Avrupa Komisyonu, Avrupa Birliği Konseyi olmak üzere yürütme makamlarının ve Türkiye hükümetinin temsilcileri yer alıyor. Komisyon geleneksel olarak yılda iki kez Brüksel ve Ankara'da toplanır.

Jeopolitik durumun karmaşıklığı nedeniyle yaklaşık iki yıllık bir aradan sonra bu yıl toplantılar yeniden düzenli olarak yapılmaya başladı. 2018 Nisan ayında Brüksel'deki komisyon toplantısını takiben 19-20 Aralık tarihlerinde Ankara'da yapılan toplantılarla Türkiye'de toplantı yapılmadan geçen uzun süre sona erdi.

Karma Parlamento Komisyonu toplantısı başlamadan önce AP milletvekilleri, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger'in yanı sıra Türkiye'deki tüm AB'ye üye devletlerinin büyükelçileriyle bir çalışma toplantısı yaptılar. Toplantıda AB ile Türkiye arasındaki durum ve ilişkilerin yanı sıra AB'ye üye devletler ile Ankara arasındaki ikili ilişkilerin bazı özellikleri ele alındı. Toplantıda ALDE, Necmi Ali ve Hollanda'nın AP Milletvekilisi Marijke Schaeke tarafından temsil edildi. Onlar ve heyette yer alan diğer AP milletvekillerinden başka toplantıya Avrupa Parlamentosu'ndaki tüm partilerin siyasi danışmanları, AP'de grevli yardımcılar ve çevirmenler de katıldı.

Karma Parlamento Komisyonu'nun iki günlük toplantısı üç oturum halinde gerçekleştirildi.

"AB-Türkiye İlişkileri ve Katılım Süreci" konulu ilk çalışma oturumu, Komisyon Eş Başkanları ve Cristiano Berger'in açılış konuşmalarıyla başladı. Açılışta AB Nezdinde Türkiye Daimi Temsilcisi Eski Büyükelçi ve Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Faruk Kaymakcı ve AB Konseyi Dönem Başkanlığı'nı yürüten Avusturya'nın Türkiye Büyükelçisi Ulrice Tilly de yer aldılar. Avrupa Komisyonu adına Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Komiser Johannes Hahn'ı temsilen Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakereleri Genel Müdür Yardımcısı Macek Popovski konuşma yaptı.

Necmi Ali, AB -Türkiye Karma Parlamento Komisyonu'nun 78. Toplantısı'na katılan tüm delegeleri tebrik ederek, görüş teatisine iştirak etti. Necmi Ali," 76. toplantımızdan neredeyse iki yıl geçtikten sonra komisyonun normal çalışmaya geri döndüğünü belirtmekte fayda var. Bu, her iki taraf için de ortak ilgi alanlarına ilişkin görüş alışverişine olanak tanıyacak" dedi.

Bulgaristan'ın AP Milletvekillisi, AB-Türkiye ilişkilerinde stratejik bir yaklaşım benimseme gereğini vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti:" Stratejik bir bakış açısıyla AB ile Türkiye olmak üzere iki jeopolitik yapı arasındaki ilişkiyi ele alıyoruz. AB ile Türkiye, ekonomi, kültür ve diğer karşılıklı ilgi alanlarında tarihsel olarak iyi komşuluk ve ortaklık ilişkileri sürdürüyor".

Bazı katılımcılar tarafından Türkiye ile AB arasındaki katılım sürecinin durgunlaştığı konusundaki endişelerinden dolayı Necmi Ali, süreci hızlandırmanın gereğini vurguladı. Necmi Ali, şunları belirtti: "Bu olsaydı, sadece ortak çıkarlarımızın yararına olurdu. Maalesef, geçen yıl yeni müzakere fasıllarının açılmasıyla ilgili olarak gözle görülür bir ilerleme yok. Ayrıca Avrupa Parlamentosu'nda üyelik müzakerelerini dondurmaya yönelik fikirler de var; bize göre bu son derece verimsiz sonuçlara yol açacak. Katılım süreci çok önemli ve reformların hızlandırılabilmesi için müzakerelerin ucunun açık olması gerekiyor". AP Milletvekili ayrıca Türkiye'nin bu sürece devam etmesi yönünde açıkça bir isteklik gösterdiğine dikkat çekti. Buna örnek olarak dört farklı bakanlıktan uzmanlardan oluşan ve Türkiye'deki mevzuatın AB mevzuatı ile daha iyi ve etkili bir şekilde uyumlaştırılmasını amaçlayan Reform İzleme Grubu'nu verdi.

ALDE Grubu'nun temsilcisi, ayrıca çok önemli bir konu olan vize serbestleşmesi meselesine de değindi. Necmi Ali, şunları kaydetti:" Belirlenen şartların çoğunun Türkiye tarafından karşılanmış olmasına rağmen bu sorunun çözümü konusunda daha fazla adım atmak için her iki tarafta da siyasi iradeyi harekete geçirmek gerekiyor. Bu, mutlak bir çoğunluk olan Türk toplumunun Avrupa yanlısı kesimini teşvik edecektir".

"AB ile Türkiye Arasındaki Ekonomik İşbirliği" konulu ikinci çalışma otrumu, AB Yüksek Temsilcisi Federica Mogerini'ni temsilen Avrupa Dış İlişkiler Servisi'nde görevli Gabriel Vinalles'in ve Türkiye Ticaret Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdür Vekili Mehmet Tan'ın konuşmalarıyla başladı.

Necmi Ali, AB ile Türkiye arasındaki ekonomik ilişkilerin ele alınmasında büyük önem taşıyan uluslararası analiz raporu sonuçlarını sunarak tartışmaya katıldı. Necmi Ali, şunları söyledi:" Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF) elde edilen son veriler, AB'nin dünyadaki en büyük ikinci ekonomiye sahip olduğunu ve Türkiye'nin bu sıralamada 17. sırada olduğunu gösteriyor. Resmi belgelerinde Avrupa Komisyonu, Türkiye'yi işleyen bir piyasa ekonomisi olarak nitelendiriyor. Aynı zamanda AK, nispeten yüksek cari işlemler açığı, enflasyonun artması ve Türk lirasının değer kaybetmesi gibi birtakım makroekonomik dengesizliklerin devam ettiğini vurguluyor. Bu engellere rağmen AK'ye göre, ticaret ve yatırım açısından AB pazarına entegre olan Türkiye, AB'de rekabet baskısı ve piyasa güçleri ile başa çıkmaya hazır. Buna ek olarak daha yakın ortaklığa ve ticareti genişletmeye yönelik daha gelişmiş ekonomik işbirliği beklentilerimiz var".

Bulgaristan'ın AP Milletvekillisi, özellikle ticari ilişkiler üzerinde durdu. Necmi Ali, şu ifadeleri kullandı:" Şu anda AB Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı ve Bulgaristan'ın güneydoğu komşusu Birliğin beşinci en büyük ticaret ortağıdır. 2017 yılında AB ile Türkiye arasındaki toplam ticaret hacmi yaklaşık 154 milyar avroya ulaşıyor ve AB, 15 milyar avroluk olumlu bir ticaret dengeye sahiptir. Türkiye'deki doğrudan yabancı yatırımların yüzde 75'i AB'den gelmektedir".

Necmi Ali, bu bağlamda Gümrük Birliği'ni modernleştirme gereğini vurguladı. Necmi Ali, "Gümrük Birliği Anlaşması'nın güncellenmesine devam etmek için siyasi engellerin aşılması gerekmektedir. Bu, her iki tarafın pozisyonlarını yakınlaştırmak için siyasi bir irade gerektirir. Bu adım, vatandaşlarımıza fayda sağlayacak işlemleri genişletmeleri için işletmelere yeni bir teşvik sağlayacak" dedi.

Necmi Ali, Türkiye'nin aynı zamanda AB bütçesinden Çok Yıllı Mali Çerçeve (2014-2020) kapsamında katılım öncesi yardım olarak 4,5 milyar avro mali destek aldığını vurguladı.

Bulgaristan'ın AP Milletvekillisinin ifadelerine göre iki ülke arasındaki ekonomik işbirliği derinleşmeye devam etmeli ve bu örneklerle iyi bir temele dayanmaktadır. Necmi Ali, şunları belirtti: "Türkiye'de AB sermayeli 16 000'den fazla şirket var. Tarım ve kamu alımları alanlarında pazar erişimini artırarak ekonomik entegrasyonun arttırılması, düzenleyici çerçevenin daha iyi uyumlaştırılması yoluyla hizmet sektörüne yatırımın teşvik edilmesi ile birlikte son zamanlarda ticaret savaşların başladığı modern dünyada özellikle önemli olan, her iki tarafın da fayda elde ettiği pazar entegrasyonunun hızlandırılmasına yol açacaktır".

Necmi Ali, iki ekonominin daha da senkronize edilmesine yardımcı olacağı için katılım sürecinin daha da hızlandırılması ve yeni fasılların açılmasının gerekli olduğunu kaydederek konuşmasını sonlandırdı.

"Güvenlik Konusunda Engeller" konulu son çalışma oturumunda gerçekleştirilen tartışmada Avrupa Dış İlişkiler Servisi'nde görevli Gabriel Vinalles ile birlikte Avrupa Parlamentosu Güvenlik ve Savunma Alt Komitesi (SEDE) ve Türkiye Ticaret Bakanlığı temsilcileri de yer aldılar.

Bulgaristan'ın AP Milletvekillisi, bu konudaki konuşmasına güvenliğin tüm yönlerinin ele alınamayacağına vurgu yaparak başladı. Çünkü belirttiğine göre modern dünyada, bunlardan biri mülteci krizi olan çok fazla zorluk var.

Necmi Ali, sığınmacı akını ile ilgili olarak, "Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki olaylarla ilgili jeo-politik zorluklar hem AB'yi hem de Türkiye'yi olumsuz etkiliyor. Tüm bu ülkelerden gelen mülteciler, hem komşu ülkeler hem de Avrupa'daki sivil toplumlar için sorun yarattı. Temmuz 2016'da Türkiye'de gerçekleştirilen, güvenlik konusundaki engelleri derinleştiren darbe girişimini de buna ekleyebiliriz. AB ve Türkiye'nin, bazı açılardan farklılık gösteren kendi güvenlik öncelikleri olsa da, genel durumu daha da iyileştirmek için bir temel oluşturabilecek çok daha fazla temas noktamız var. Ne AB ne de Türkiye, Orta Doğu'daki süreçleri etkileme gücüne sahip olmasa da, insanların çektiği acıları hafifletmek ve ülkelerimizde terör tehditlerini azaltmak için daha yakın bir işbirliğine ihtiyaç var" diye konuştu.

Mülteci krizi çözmek ile ilgili olarak Necmi Ali, 2016-2017 döneminde 3 milyar avro tutarında destek verilen Türkiye'deki Mülteciler için Mali Yardım Programı'na vurgu yaptı. Bu anlaşmanın gerçekten sonuç verdiğini vurguladı ve AB fonlarının doğrudan Türkiye'nin devlet bütçesine aktarılmadığını, bunun yerine mültecilere yönelik farklı projelere doğrudan hibe olarak aktarıldığını hatırlattı. Necmi Ali, Avrupa Komisyonun, Türkiye'deki mültecilere yönelik AB tarafından yapılan insani yardımlardan somut sonuçlar elde edildiği yönündeki değerlendirmesine vurgu yaparak, 1 milyonu aşkın Suriyeli çocuğun okula devam etmesi için verilen desteği buna örnek olarak gösterdi.

Necmi Ali, "Mekanizmanın 2018-2019 yılları için ek üç milyar avro sağlanmasını öngören ikinci aşaması, uygulama aşamasındadır. Bu şekilde AB, komşusuna göçmen krizi ve milyonlarca mültecinin iltica başvurusuyla başa çıkmasında etkili bir şekilde yardımcı olmaktadır. Aynı zamanda mali yardımımızın yeterli olmadığını belirtmemiz gerekir ve Türk hükümetinin anlaşmaya uymak için muazzam çaba harcadığını vurgulamalıyız. Bir Güneydoğu Avrupa ülkesinin temsilcisi olarak son zamanlarda göç baskısını tam anlamıyla sıfır düzeye indirgenmesine katkıda bulunan Türkiye'ye Bulgaristan'ın olduğu gibi AB'nin dış sınırlarının korunmasından dolayı minnettarlığımızı belirtmek isterim. Bu açıdan komşularımıza daha fazla saygı gösterilmesi gerekiyor" diye altını çizdi.