Avrupa Birliği (AB) Parlamentosu tarafından yaptırılan ve Mayıs 2019'da yapılacak Avrupa Parlamentosu Milletvekilliği seçimlerinden bir yıl önce yayınlanan Eurobarometre araştırmasından elde edilen verilere göre Bulgarların yüzde 54'ü için AB üyeliği iyi bir şeydir ve yüzde 57'si ülkelerinin Birliğe üyelikten yararlandığına inanmaktadır.
Bulgaristan'dan anket katılımcılarının yüzde 44'ü seslerinin AB'de duyulduğuna inanıyorlar. Bu demektir ki, 2017 yılına göre 7 puanlık önemli bir artış var.
Son on yılda ilk defa katılımcıların çoğunluğu (yüzde 48) seslerinin AB'de duyulduğuna inanmaktadır. Bu olumlu gelişmenin, 2016'nın ikinci yarısında başladığı ve muhtemelen İngiltere'nin AB'den ayrılması için yapılan referandumun etkileriyle bağlantılı olduğu belirtiliyor.
Sonuçlar, vatandaşların ortalama yüzde 60'ına göre, ülkelerinin AB üyeliğinin iyi bir şey olduğunu ve ankete katılanların üçte ikisinin (yüzde 67) ülkelerinin AB üyeliğinden yararlandığına ikna olduklarını göstermektedir. Bu oran, 1983'ten beri kaydedilen en yüksek seviyedir.
Önde gelen aday ülkeler
AB genelindeki katılımcılar, AB üyeliği için önde gelen aday ülkelerle müzakere sürecinin AB'de demokratik yaşam açısından hayati önem arz ettiğini söylüyorlar. Avrupalı seçmenler, 2014 yılında Avrupa Komisyonu Başkanı'nın seçimine dolaylı olarak ilk defa katılma fırsatı buldular.
Bulgarların yarısı (yüzde 50) önde gelen aday ülkelerle başlatılacak müzakere sürecinin yaklaşmakta olan Avrupa Parlamentosu Milletvekilliği seçimlerinde oy kullanmaya teşvik edeceğini belirtiyor. Katılımcıların yüzde 65'i, müzakere sürecine Avrupa meseleleri ve AB'nin geleceği ile ilgili gerçek bir tartışmanın eşlik etmesini beklemektedir. Katılımcıların yüzde 55'i bu durumun, daha fazla şeffaflığa yol açacağını, yüzde 56'sı Avrupa Komisyonuna daha fazla meşruiyet kazandıracağını ve yüzde 56'sı, Avrupa demokrasisi için önemli ilerlemeyi temsil edeceğini düşünüyor.
AB vatandaşlarının yaklaşık yarısı (yüzde 49) bu sürecin yaklaşmakta olan Avrupa Parlamentosu Milletvekilliği seçimlerinde oy kullanmaya teşvik edeceğini belirtmektedir. Vatandaşların yüzde 70'i, sürecin yalnızca Avrupa meseleleri ve AB'nin geleceği ile ilgili gerçek bir tartışma eşliğinde gerçekleştiğinde değdiğine inanmaktadır. Buna ek olarak yanıt verenlerin çoğu (yüzde 63) önde gelen aday ülkelerle yapılan müzakerelerin daha fazla şeffaflığa yol açtığını, yüzde 61'i Avrupa demokrasisi için önemli ilerlemeyi temsil ettiğini ve yüzde 60'ı Avrupa Komisyonu'na daha fazla meşruiyet sağladığını kabul etmektedir. Öte yandan yanıt verenlerin yarısından azı (yüzde46'sı), bu sürecin ulusal hükümetlerin en iyi adayı seçmesini engelleyeceğine veya yüzde 45'i gerçek bir etkisi olmayacağına inanmaktadır.
Öncelikli Konular
Bulgarlar için bir sonraki Avrupa Parlamentosu Milletvekilliği seçimlerinde öncelikli konular, katılımcıların yüzde 57'si için ekonomi ve büyüme, yüzde 49'u için terörle mücadele ve yüzde 47'si için de vatandaşların sosyal korumasıdır. Bunu katılımcıların yüzde 44'ü için genç işsizliği, yüzde 37'si için tüketici koruma ve gıda güvenliği ve yüzde 35'i için göç ile mücadele izlemektedir.
Önümüzdeki seçim kampanyası sırasında Avrupalılar, politikacıların göç de dahil olmak üzere en geniş anlamda güvenlik çözümleri sunmalarını bekliyor. Aynı zamanda kişisel refah ve esenlik gibi konuların gündem tutulması eşit derecede önemlidir.
Avrupalıların yüzde 49'u, kampanyanın öncelikli teması olarak terörle mücadeleye işaret ediyor. Bunu genç işsizliğiyle mücadele (yüzde 48), göç (yüzde 45), ekonomi ve büyüme (yüzde 42) izliyor. Avrupalıların yaklaşık üçte biri (yüzde 35), iklim değişikliği ile mücadeleyi ve çevre korumayı öncelik olarak belirliyor. AB vatandaşlarının sosyal korunmasının yanı sıra insan haklarının ve demokrasinin teşvik edilmesi, katılımcıların yüzde 32'si için önemli konulardır.
Demokrasinin Önemi
Avrupalılar için demokrasi hem AB düzeyinde, hem de kendi ülkesinde temel bir değerdir. Ankete katılanların çoğunluğunun (yüzde 46), AB'deki demokratik sürecin işleyişinden memnuniyeti hala devam ediyor. AB'de demokrasi işleyişinden memnun olan Bulgarların oranı, AB ortalamasının oldukça üzerindedir (yüzde 52).
Yeni siyasi oluşumlar
2013 ve 2018 arasında AB üyesi ülkelerde 70'den fazla yeni parti ve politik ittifaklar kuruldu, bazıları politik statükoya karşı başarılı bir şekilde kampanya yürüttü. Bu gelişme, Avrupalıların çoğunluğu tarafından olumlu bir olgu olarak algılanmaktadır.
Yine de ankete katılanların yüzde 70'i, sadece karşı durmakla siyasi ya da ekonomik alanda iyileşme sağlanamayacağına inanmaktadır. Aynı zamanda AB'deki katılımcıların yarısı (yüzde 50), sistem karşıtı genç partilerin veya hareketlerinin demokrasiye yönelik bir tehdit oluşturmadığını, üçte birinden biraz fazlası ise (yüzde 38) tam aksini düşünüyor. Vatandaşların yüzde 53'ü yeni partilerin ve hareketlerin mevcut partilerden daha başarılı yeni çözümler bulabileceği konusunda hemfikirdir ve yüzde 56'sı gerçek anlamda değişimler getirebileceğine inanmaktadır.
Bulgaristan için veriler AB'dekilerle benzer: Ankete katılanların yüzde 57'si yeni partilerin ve hareketlerin gerçekten bir değişim yaratabileceğine ve yüzde 52'si mevcut siyasi sınıftan daha iyi yeni çözümler bulabilecekleri yönündeki görüşe katılmaktadırlar. Siyasi veya ekonomik durumda bir gelişmenin muhalefetle sağlanabileceğine inananların oranı (yüzde 55) ve sistem karşıtı genç partilerin veya hareketlerin demokrasi için bir tehdit oluşturduğuna inananların oranı (yüzde20) AB ortalamasının altındadır.