Kırcaali de düzenlenen 5. Balkan Türk Festivaline katılmaktan ve ülkemi temsil etmekten onur duydum. 3 gün boyunca Kırcaali de düzenlenen bu festival Balkanlarda ki barış dengesini sağlamakta büyük rolü olduğuna inanıyor ve ayrıca Bulgaristan'ı tanıtmak için büyük bir fırsat olduğuna inanıyorum. Şu an Bulgaristan kültür bakanlığının izniyle gerçekleşen bu festival Bulgaristan'ın medeniyet çıtasının yükselmesine vesile olmuştur, çünkü farklı kültürleri tek bir çatı altında birleştiriyor, bu kültürleri kaynaştırmıştır. Türkiye, Bulgaristan,Makedonya,Ukrayna ve Kosova'dan katılan topluluklar bu üç gün içerisinde Kırcaalinin yapmış olduğu bu ev sahipliğinde büyük dostluklar kurdular. Kırcaali belediyesi, Ömer Lütfi Derneğinin de girişimleriyle Balkanlarda örnek bir organizasyon gerçekleştirmiştir. Bu çalışmalarda özellikle vurgulamak istiyorum Ömer Lütfi Derneği'nin genel müdürü Müzekki Ahmet'in özverili çalışmalarını yakından takip etme fırsatı buldum. Bu kadar genç yaşına rağmenböyle büyük bir organizasyonun üstesinden büyük bir başarıyla çıkması beni çok etkiledive bu genç kardeşimizin tek isteği Balkanlarda barış ve huzur içinde yaşamak ve Bulgaristan'da yaşayan türk azınlığının bu derneğin çatısı altında kültür meşalesinin nesilden nesile devri. Bu meşalenin Balkanlar'da sönmemesidir. Bende bu düşüncelere katılıyor ve kendilerine bu festivalde destek verdiğimiz gibi ilerleyen günlerde de kendilerine desteğimizi esirgemiyeceğiz. Elbette ki burada Müzekki Ahmet beyin koordinasyonuyla yönetiminde büyük katkıları oldu, onları da tebrik etmek istiyorum. Yine değinmeden geçemiyorum tüm bu çalışmalar Kırcaali belediye başkanı mühendis Hasan Aziz'in yakmış olduğu ışığın altında gerçekleşti. O genç başkanımıza sıcak misafirperverliğinden dolayı çok teşekkür ediyorum. Tüm bu güzel çalışmalar devam ederken bizleri üzen bazı olumsuz gelişmeler olmuştur. BG kurulan Ataka partisinin basında vermiş olduğu demeçler bizi son derece rahatsız etmiştir. Ömer Lütfi Derneğinin kapatılması gerektiğini, bu derneğin faydalı olmadığını belirten sözlere Bulgaristan medeniyetine gölge düşürmüştür. Nasıl olur da AB ye girecek olan bir ülkede bu zihniyeti savunanlar olabiliyor. Bahçeler farklı çiçeklerden olursa o zaman daha da güzeldir. Bizler bu Ataka partisinin tutumunu kınıyor ve AB'den onlara hesap sorulmasını istiyoruz. Böyle bir önemli dernek bu ülkeye güzel hizmetler verirken bu dernek kapatılamaz. Eğer onlar gerçekten bir partiyse diğer partilerle uğraşsın, onlara gücü yetmiyorsa derneklerle uğraşıp diğer partiler arasında prestijini düşürmesin. Ülkesini seviyorsa faydalı hizmetlerle uğraşsın yangına körükle gitmesin.
Derneği kapatmak Bulgaristan da yaşayan Türk azınlığının gözlerini kapatmak gibi birşeydir. Kör insan her zaman kolundan tutulmaya muhtaçtır. Türk insanı kolundan tutulmaya değil tutmayla tarihte adı geçer. Geçmişte zaten bir hata yapıldı. Hatalar hatalarla düzeltilemez. Ataka partisinin bu tutumunu şiddetle kınıyoruz ve orada türk azınlığına zarar vermek istemesi Türkiye ile Bulgaristan dostluk ilişkilerine gölge düşürecek demektir. Büyüklük yıkıcı olmak değil yapıcı olmaktır. Asırlardır o topraklarda türk insanı yaşamıştır ve Ataka partisi istese de istemese de Türk azınlığı ve diğer azınlıklar yaşamaya devam edecektir. Ben görüş ve düşüncelerime son verirken tekrardan Ömer Lütfi Derneğini başta müdürü Müzekki Ahmet ve yönetimine teşekkür ediyor bir daha ki festivalde buluşmak ümidiyle saygılarımı sunar başarılarının devamını dilerim.