HASAN AZİS: "BUGÜN, BURADA DELİORMAN RODOPLARI KUCAKLADI VE BUNDAN DA YIKILMASI MÜMKÜN OLMAYAN GÜÇ DOĞDU"

Pazartesi, 31 Mayıs 2010

Deliorman'ın, Razgrad ilinin İsperih (Kemallar) ilçesi Sveştari (Mumcular) köyüne yakın Demir Baba Tekke civarında, 1992 yılından beri geleneksel olarak, "Bulgarlaştırma - Asimilasyon Süreci" esnasında şehit düşenlerin anısına ve de 1989 yılında Haklar ve Özgürlükler için barışçıl yoldan yapılan Mayıs Hareketi anısına Anma Töreni yapıldı. Her yıl olduğu gibi etraf cıvıl cıvıl insan doluydu. En az 3 500 kişi vardı. Türkiye'den, Makedonya'dan, Gagauzya'dan, Beyaz Rusya'dan misafirle vardı. Bulgaristan'ın her tarafından da katılımcılar vardı. Blagoevgrad,tan (Yukarıcuma), Smolyan'dan (Paşmaklı) ve daha birçok yerden katılımcı vardı. Hak ve Özgürlükler Hareketi'nin (HÖH) yönetimi başta Ahmet Doğan olmak üzere neredeyse tam kadro buradaydı. HÖH milletvekillerinin % 90'ı da buradaydı. Avrupa Parlamentosu ALDE üyesi Metin Kazak da buradaydı. Saymakla bitmez... Kırcaali ili de başta milletvekili Remzi Osman, Kırcaali Belediye Başkanı Hasan Azis, Çernooçene (Karagözler) Belediye Başkanı Aydın Osman ve Belediye Meclisi Başkanı Bedriye Gaziömer'in yanı sıra da yüze yakın Kırcaali bölgesi muhtarları vardı.

Konuşmasında Hasan Azis şunları söyledi: "Kırcaali belediye başkanı olarak, burada toplanan tüm Deliormanlıları ve misafirleri, Kırcaali İli belediye başkanları, muhtarları ve Kırcaali bölge halkı adına, selamlıyor ve en kalbi duygularını sunma şerefine ve sorumluluğuna nail oldum.

Bugün, bizim için çok anlamlı bir gündür. İki olayın birleşmesidir. Bugün, sanki ekim ve hasat kucaklaşıp birleşiyor. Bugün, bizler birlikteliğimizin tohumlarını saçıyor ve aynı anda da ekmiş olduğumuz bu birlikteliğin meyvelerini topluyoruz. 10 gün önce Kırcaali'de, Cebel'de nasıl ki Rodoplar Deliorman'a kucak aştı ve onunla birleşti, aynı şekilde bugün, burada Deliorman Rodopları kucakladı ve bundan yıkılması mümkün olmayan güç doğdu. Bu birleşmeden de birlik doğdu. Zorluklar dolu bir dönemdeyiz ve oluşan tüm bu zorluklar dolu yaşamı da sağladığımız birlik ve beraberlik sayesinde aşacağız. Ben bir şeyden eminim, o da Rodoplarda yaşayan bizler Deliorman'daki kardeşlerimize ihtiyacımız var. Aynı şekilde de hissediyorum ki, Deliormanlıların da Rodoplulara ihtiyacı var. Çünkü bu birleşim, bizlere hep beraber oluşan bu zorluklardan çıkış gücünü verecektir. Sizlerle Kırcaali belediye başkanının haftalık çalışma programını paylaşmak istiyorum. Pazartesi belediye meclisi oturumu, öğleden sonra da Kırcaali emniyetinde tanık olarak ifade vereceğim. Salı günü başkent Sofya'da Ulusal İstihbarat Servisinde yine tanık olarak ifade vereceğim, öylesine değişiklik olsun diye. Çarşamba ve Perşembe de belediye idaresinde sorgulanacağım. Başka bir dönemde ve başka bir zamanda bu durum normal olabilir. Hatta belki günümüzde de bu duruma iyi gözle bakılabilir, eğer ülkemizdeki tüm 264 belediye başkanı da benimkine benzer haftalık çalışma programına sahip olurlarsa.

Nasıl ki, Kırcaali'de ve Cebel'de demokrasinin tehlikede olduğunu söylediysek, bugün burada, Deliorman'dan, bu anlamlı yerden bir kez daha ülke demokrasimizin ve demokratik sürecin tehlikede olduğunu tekrarlıyoruz. Çünkü çifte standart uygulanmaktadır. Ben, Kırcaali belediye başkanı olarak 111 kez yoklanırken, Avrupa Birliğine üye güzelimiz ülke Bulgaristan'da başka bir partinin belediye başkanları kaç kez yoklanmıştır. Sıfır kez, hiç yoklanmamışlardır. İşte, Hak ve Özgürlükler Hareketi belediye başkanlarına uygulanan bu çifte standart bizleri tedirgin etmektedir. Deliorman ile Rodopların birleşmesinden doğan güç bunun da üstesinden gelecektir.

Sizlerle şunu da paylaşmak isterim. Bir ay önce Kırcaali bölgesi halkı, son yirmi yılda bizim tarihimizin en demokratik hareketini gerçekleştirdi. Siyasi toplantılar, seçim mitingleri ve konserleri yapmadan, "Normal Çalışma Ortamları - Güçlü Yerel Yönetimi" adı altında, hem de on gün içerisinde 53 400 imza toplayarak belediye başkanlarını ve yerel yönetimleri desteklediler. Çünkü belediye başkanlarının görevi sadece yoklanıp emniyete ve farklı devlet kurumlarına gitmek değildir. Farklı görevlerimiz de var. Bölgelerimizde baş gösteren sorunları çözmek, halkımızın yaşam standardının düzelmesine katkı sağlamak ve halkımıza zaman ayırmak istiyoruz. Emniyete, Ulusal İstihbarat Servisine çağrılsak da çalışmaya yine zaman bulacağız. Tek yapmamız gereken de çalışma zamanımızı uzatmaktır ki, bunu da çoğu meslektaşımın yaptığını iyi biliyorum. Eğer bugüne dek 8 ile 12 saat arası çalıştıysak artık 16 ile 18 saat arası çalışacağız ve halkımıza hizmet vermeye devam edeceğiz.

Vermiş olduğunuz bu destek için sizlere teşekkür ederken şunu bilin ki, hiçbir Hak ve Özgürlükler Hareketi belediye başkanı bu yoklamalardan dolayı herhangi bir korkusu yoktur. Çünkü bizler yapılan işin doğru, verilen hizmet halkın yararına olduğuna ve en önemlisi de sizlerin, halkın desteğine sahibiz.

Sözlerimi noktalarken bir kez daha Rodoplardaki insanımızın Deliormanlılara gönderdiği sevgi ve saygı dolu selamlarını ve en derin muhabbetlerini sunuyorum. Sağ olun, var olun!"