Mayıs ayında yapılan Avrupa Parlamentosu milletvekilleri seçiminin ardından Bulgaristan 28 Ekim 2007'de bir kere daha sandık başına gitmeye hazırlanıyor. Bu sefer mahalli idarelerin seçimi gerçekleştirilecek.
Bulgaristan genelinden neredeyse genel seçimlerden de daha önemli kabul edilen yerel seçimler için Bulgaristan'ın aktif siyasetinde yer alan partiler şimdiden birbirleri ile çekişmeye başladılar.
Bulgaristan demografik yapısı itibariyle yerel idarelerin önem teşkil ettiği bir ülke, Bulgar çoğunluğun yanı sıra, son yıllarda aktif siyasette ezici bir şekilde varlığını hissettiren Türk nüfus ve onlarla birlikte haklarını siyasi alanda arama yolunu seçmiş olan Pomaklar birbirleri ile ciddi bir şekilde çekişiyor.
Türkiye'de yaşamakta olup Bulgaristan'da oy kullanma hakkına sahip olan soydaşlarımızın oyları Bulgaristan'da yapılan bütün seçimlerde sonucu fazlasıyla etkileyen bir unsur oluşturuyor.
Mayıs ayında gerçekleştirilen AP milletvekili seçimleri öncesi sağ partilerin özellikle Ataka'nın hileleri sonucu Türkiye'de yaşayan soydaşlarımızın oy kullanması engellenmişti. Yerel seçimler öncesinde de bu tür bir yasa tasarısı meclise sunuldu. Üstelik bu sefer Türkiye'de yaşamakta olan soydaşlarımızı Bulgaristan siyasetindeki söz haklarından tamamen mahrum edecek derecede bir uygulama ile meclise gelindi.
Teklif edilen yasa tasarısında, Bulgaristan'da oy kullanabilmek için 10 ay öncesinden Bulgaristan'da ikamet ediyor olunması şartı getirilmesi talep edildi. Bu mantıksız ve tamamen HÖH'ne yönelik bir komplonun parçası olan teklif, doğal olarak Bulgaristan meclisinde yer alan Türk milletvekilleri tarafından şiddetle reddedildi. HÖH'nin en yakın destekçisi izlenimi ile soydaşlarımıza şirin görünmeye çalışan Kralın partisinin üyeleri dahi bu teklife destek vermişti.
Bulgaristan'daki sağ partiler, Hak ve Özgürlükler Hareketi'nin varlığından o kadar çok korkuyorlar ki, ellerinden gelse sınırlara barikat inşa edilmesini dahi talep edecekler. Ancak sonuç bekledikleri gibi olmadı. HÖH'nin ısrarları ile Bulgaristan'da ikamet adresi olan bütün soydaşlarımız 28 Ekim 2007'de sandık başına gidecek ve kendilerine en iyi şekilde hizmet edecek kişileri idari yönetimlerin başına getirmek için oy kullanacak.
Sağ partilerin yerel seçimler beklentileri Kıcaali başta olmak üzere diğer zengin belediyelerin başkanlıklarını kazanmak ve gelecek genel seçimlere kadar HÖH'nin popülaritesine zarar vermek. Ancak kendilerine oy verecek seçmen bulamayacakları için bu hedeflerine ulaşamayacaklar. Çünkü soydaşlarımız bir kere daha iradelerinin ne kadar güçlü olduğunu gösterecek.