GÜMÜLCİNE VE KIRCAALİ; İKİ ŞEHİR BİR MİLLET



Pazartesi, 14 Mayıs 2007

GÜMÜLCİNE VE KIRCAALİ; İKİ ŞEHİR BİR MİLLETİbrahim BALTALI Çocukluğumdan bu yana Rodop Dağları'nın öbür eteklerini merak eder dururdum. Sevgili dostum şair-yazar Mehmet Alev Karlık Dağı'ndan her ne kadar Gümülcine'yi gümüşten bir tepsi gibi gördüğünü ballandıra ballandıra anlatsa da, ben onun gibi şanslı insanlardan değildim; hem de tam üç defa buraları görmeme rağmen.

Sevgili dostlar farkettiğiniz gibi Kırcaali'den bahsediyorum. 10-11 Mayıs tarihlerinde kadim dostum Müzekki Ahmet'in daveti üzerine bu güzel şehirde eşimle birlikte bulundum. Kırcaali'de faaliyet gösteren Ömer Lütfi Kültür Derneği çatısı altında çalışmalarını sürdüren ‘Türk Folklor Ekibi'nin 15. kuruluş yıldönümü etkinliklerini izleme fırsatım oldu.

İzleleme şansına sahip olduğum etkinlikleri sizlere anlatmazdan önce Kırcaali şehrinden biraz bahsetmek istiyorum. Kırcaali, geniş caddeleri, parkları ve alanlarıyla; temiz,yeşillikler içinde suyu bol olan ve sokaklarında herkesin Türkçe konuştuğu güzel bir şehir. İnsanları pırıl pırıl ve yardımsever. Kiminle karşılaşsanız sizlere yardım etmek için çıprpınan insanların yaşadığı güzel bir şehir. Eski totaliter rejimin hazırladığı sürprizler artık unutulmak üzere ve Kırcaali halkı ileriye güvenle bakmaktadır. Belediye Başkanları genç, dinamik ve kalbi Kırcaali için çarpan Müh. Hasan Aziz. Kırcaali Hasan Aziz gibi yetenekli yöneticiler sayesinde çehre değiştirmiş. Görüştüğümüz Türkler kendisi hakkında güzel sözler söylediler. Önümüzdeki günlerde Avrupa Parlamentosu seçimlerine hazırlanan Bulgaristan'da her yerde seçim afişleri göze çarpmaktadır. Hak ve Özgürlükler Hareketi de (H.Ö.H.) bu seçimde dinamik bir şekilde yer almaktadır. Eski totaliter rejimden Dimitrov'un şaşaalı heykelinin olduğu yerde, şimdi H.Ö.H. Lideri Ahmet Doğan'ın afişleri asılı. Bize göre bu afiş, Bulgaristan Türklerinin nereden nereye geldiğini anlatan önemli bir manzaradır. Kırcaali'de dikkatimi çeken bir diğer olay da Amerika'ya olan hayranlıktır. Belediye binasında ABD, AB, Bulgaristan, Türkiye ve Yunanistan bayrakları birlikte dalgalanmaktadır. Daha sonra öğrendiğime göre Kırcaali Türkiye ve Yunanistan'dan bazı şehirlerle kardeşlik bağları varmış. Amerika'ya olan hayranlığın, yöneticilerden mi, yoksa halktan mı kaynaklandığını ise henüz çözmüş değilim. Kırcaali'nin bir caddesine G. Washington'un adı verilmiş. Şimdi dikkat buyurun, bu caddenin üzerine ‘Pentagon' adlı çok büyük bir alışveriş merkezi inşa ediliyor. Hayranlık işte buna denir! Yine Kırcaali'de yaşayan Türkler bu hareketlerin karşısında, sessiz kalmamışlar ve şehrin kurucusu olan Gazi Kırcaali'nin adının bir caddeye verilmesini teklif etmişler. Karar şimdi merakla beklenmektedir. Umarız ki, Gümülcine'de Türklerin bir sokağın adının ‘Dr. Sadık Ahmet' olması önerisinde olduğu gibi başarısız olmazlar.

Balkanların bu güzel köşesinde Türk varlığını sürdüren ve yarınlara taşıma gayreti içinde olan Ömer Lütfi Kültür Derneği önemli çalışmalara imza atmaktadır. Derneğin Müdürü sevgili dostum Müzekki Ahmet yılmadan, bıkmadan ve zaman zaman da büyük fedakarlıklar yaparak bu derneği ayakta tutmaya çalıştıklarını belirtmektedir. Burada çalışan genç, yetenekli ve güzel Türkçe'si ile herkesi büyüleyen Leman Ali kardeşimizin insanlara karşı olan yardımseverlik duyguları ise asla unutulamaz. Derneğin Başkanı yazar Mümin Tahir'e ise herkes ‘Müsteşarım' diye hitap ediyor. Kendisi Bulgaristan Türkleri'nin Sofya bürokrasindeki temsilcisi. Mümin Tahir önümüzdeki günlerde ‘Balkanlarda Türk Şiiri' adlı bir çalışmanın içinde olduğunu belirtti ve bunu birlikte yapmamızı teklif etti, tabii ki ben de hiç tereddütsüz kabul ettim. Yine derneğin folklor ekibinin koreografı Yüksel kardeşimiz de burada önemli çalışmalara imza atmaktadır. Geleneksel kıyafetler içinde, yepyeni düzenlemelerle folklor ekibini belirli bir düzeye getirmiş. Ekip Yüksel kardeşimzin sayesinde Avrupa'nın bir çok kentine davet edilir duruma gelmiş.

Ömer Lütfi Kültür Derneği'ni ziyaretim sırasında çok hoş bir sürprizle de karşılaştım. T.C. Filibe Başkonsolosu Ümit Yalçın da aynı gün derneği ziyaret ediyordu. Kendisine imzalı kitaplarımı ve gazetemi hediye ettim ve ayaküstü de olsa B.Trakya Türklerinin bazı sorunlarını anlatma fırsatım oldu.

Derneğin çatısı altında çalışan folklor ekibi bu yıl 15 yaşına bastı. Tamı tamamına 15 yıl. Bütün zorluklara rağmen, usanmadan, bıkmadan fedakarca yapılan çalışmalar en sonunda meyvesini vermiş. Ve, bu derneğin çalışmaları sayesinde Bulgaristan'da ‘Kadriye Latifova' adlı bir Türk tiyatrosunun temelleri atılmış. Türk Folklor Ekibi 15. kuruluş yıldönümü dolayısıyla Kırcaali'de muhteşem bir gösteri sundu. Şair-yazar Mehmet Serbest de sazı ve sözüyle geceye renk kattı. 15. Kuruluş yılı dolayısıyle eski solistler Ehliman Çoban, Leman Sabahtin ve Müjgân Murad'da Türk halk müziğinden örnekler sergilediler. Etkinliği Kırcaali Bld. Bşk. Hasan Aziz, T.C. Filibe Başkonsolosu Ümit Yalçın, İzmir Avrasya Türkleri Derneği Başkanı şair-yazar Mehmet Serbest, Kırcaali Vali Yardımcısı Sebahattin Rıza, İstikbal Vakfı Başkanı Nureddin Mehmet'in yanısıra 400 civarında kişi izledi. İzleyicler arasında boynunda haçı ile bir papazın bulunması ise dikkat çekiciydi. Gösteri öncesinde Bulgaristan'da Türk kltürüne yaptıkları katkıdan dolayı bir çok şahsiyete teşekkür belgeleri sunuldu. Teşekkür belgesi alanlar arasında bizim de olmamız, gerçekten gurur verici büyük bir sürprizdi. Kırcaali'de Türklerin kurduğu bir dernek, Gümülcine'den bir kişiye, Bulgaristan'da Türk Kültürüne katkısından dolayı teşekkür belgesi veriyordu! Ve, işin en ilginci de bunlar hepsi Anavatan Türkiye dışında oluyordu. Bu bizim için ödüllerin en değerlisiydi. Demek ki Balkanlarda Türk kültürü yaşatılıyor ve yarınki nesillere taşınıyordu. Dernek yöneticilerine buradan bir kez daha teşekkür ediyorum.

Kırcaali'ye yaptığım ziyaret öyle bir güne denk düşmüştü ki etkinliklerin ardı arkası kesilmiyordu. Folklor Ekibi'nin 15. kuruluş yıldönümü dolayısyla, Kırcaali Parkı'na 15 adet fidanın dikilmesi de doğayı korumaya yönelik bir davranıştı. Burada düzenlenen törene de başta Folklor Ekibi elemanları, Belediye Başkanı Hasan Aziz, Mümin Tahir, Nureddin Mehmet, Müzekki Ahmet katıldılar. Dimitrov'un şaşalı heykelinin başına ilk fidanı bizim dikmemiz ise çok anlamlıydı. Kırcaali'de artık bizim de bir dikili fidanımız vardı!

Yoğun geçen bir günün akşamında, şehrin en güzel otellerinden ‘Kırcali' otelde verilen yemekte diğer bazı kişilerle de tanışma fırsatımız oldu. Bunlarda biri de ‘Kırcaali Kadriye Latifova' Tiyatrosu sorumlusu Ehliman Çoban dı. Ehliman Çoban'ın yemekte bizleri 11 Mayıs'ta sahnelecek olan ‘Yedi Kocalı Hürmüz' oyununa davet etmesinden sonra, öğrendik ki Bulgaristan'da ‘Kırcali ‘Kadriye Latifova' Devlet Müzikal-Dram Tiyatrosu da varmış. Bu Bulgaristan'da Türk kültürünün yaşatılması için önemli bir olaydı. Oyunun adını duyunca Şükran Raif'in yönettiği ‘Yedi Kocalı Hürmüz' oyunu aklıma geldi, çünkü B.Trakya'da çok beğenilmişti. Tiyatroya bu düşüncelerle gitmeye karar verdik. Tiyatroya gittiğimizde salon tamamen dolmuştu. ‘Sayın seyirciler, oyunumuz biraz sonra başlamaktadır' anonsundan sonra salon sessizliğe büründü. Oyun başladı. Sahnenin bir köşesinde bir pano üzerinde kırmızı renkli Bulgarca bazı yazılar devamlı geçiyordu. Arkadaşıma bunların ne olduğunu sorduğumda, ‘Oyun Türkçe olduğu için yapılan konuşmalar bu şekilde Bulgarca'ya tercüme ediliyor' cevabını verdi. ‘Peki burada Bulgarlar da mı var' diye sorduğumda, ‘Evet, bazı Bulgarlar da Türkçe oyunları izliyorlar' cevabını verdi. Biraz hayret etmedim desem yalan söylemiş olurum. Demek ki istenildiğinde herşeyin çözümü bulunabiliyor. Batı Trakya'da bir tiyatro salonunu insanlarımıza tahsis etmeyenler bunları lütfen okusunlar!

Tiyatro mükemmeldi. Oyuncuların gösterdikleri sahne performansı ve seçilen müzük çok profesyoneldi. İzleyicilerin de oyuna olan hakimiyetleri, burada bu kültürün geliştiğinin bir göstergesiydi. Kısacası bu tiyatroya Gümülcine'den de seyirci gelebilir, veya da belediye ve nahiye başkanlarımız bu tür bir tiyatroyu B.Trakya'ya davet edebilirler. Susurköy'de Kiraz Festivali, Gümülcine'de 14 Mayıs Etkinlikleri, Alantepe, Seçek gibi yerlerde bu tiyatro grubu pekala gösterilen sunabilir. Zannediyorum ki artık folklorun dışında da etkinlere geçmemiz gerekmektedir.

Sahnelenen bu güzel oyunu maalesef yarıda kesmek zorunda kaldık. Çünkü aynı saatlerde www.kircaalihaber.com adlı haber sitesinin 1. kuruluş yıldönümü anısına bir kokteyl veriliyordu. Kokteyl Dernek Müdürü Müzekki Ahmet'in konuşmalarıyla başladı. Ahmet, sitenin tüm Balkanlara hitap ettiğini belirtti ve tüm yazarlara teşekkür etti. Koteylde Folklor Ekibi de kısa bir gösteri sundu. Geceye Kırcaali Bld. Bşk. Hasan Aziz, Kırcaali Müftüsü Şaban Ali, T.C. Filibe Başkonsolosu Ümit Yalçın, Kırcaali Vali Yardımcısı Sebahattin Rıza, İstikbal Vakfı Başkanı Nureddin Mehmet, Yeni Hayat gazetesinden (Bulgarca çıkan bir gazetedir. Ayda bir Türkçe ek yayınlamaktadır) Vijdan ile Ergün kardeşimiz katıldılar. Fakat dikkat çeken başka misafirler de vardı. Yazar Mehmet Alev ve eşi Emel hanım, Şair -Yazar Mehmet Serbest, Soyfa'dan çok sevgili dostum Latif Karagöz, Kırcaali Bölgesi Alevi Dernekleri Başkanı Mustafa Ali, yine aynı dernekten Mustafa Dede de bu etkinliğe destek vermek için oradaydılar. Kısacası salonun neredeyse tamamına yakını tanıdık simalardı. Yapılan sohbetlerde herkesin ortak görüşü, henüz bir gazeteye sahip olamayan Kırcaali'li Türklerin bu site sayesinde haberleştikleri ve olayları izledikleri yönündeydi. Dile getirilen bir diğer görüş ise en kısa zamanda haftalık bir Türkçe gazetenin artık çıkması gerektiği yönündeydi.

Dostlardan ayrılmak zordu, ama onüne geçilemez bir durumdu. Öyle de oldu. İstemeyerek ayrıldık. Bizim için yüreği çarpan güzel insanları geride bırakarak ayrıldık. Ayrılığımız başka kavuşmaların müjdesini veriyordu adeta. 11 Mayıs akşamı, AB'ne girmiş olan iki ülkenin gümrüğünden hiç bir sorun yaşamadan geçildiğini görerek ayrıldık.

Yeşillikler şehri Kırcaali'yi herkesin görmesini tavsiye ederim. Ömer Lütfi Kültür Derneği'nin Folklor Ekibi'ni mutlaka izleyin. Tiyatro dostlarının da Kırcaali Kadriye Latifova Tiyatrosu'nun mükemmel oyunlarını kaçırmamalarını öneririm. Tabii ki bu arada www.kircaalihaber.com adlı siteyi de unutmayaın ve ziyaret edin.

Ziyaretimiz esnasında bizlere her türlü fedakarlığı gösteren Müzekki Ahmet dostuma teşekkür ediyorum. Bizlerle sabırla ilgilenen ve can sıkısı nedir bilmeyen Leman Ali kardeşime, ‘Müsteşarım' Mümin Tahir'e, Koreograf Yüksel dostuma, Belediye Başkanı Hasan Aziz'e, Kırcaali Müftüsü Şaban Ali v.d. dostlarımıza sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.

YAZARIN DİĞER YAZILARI