Bulgaristan'daki Türklerin Özgür Sesi
Bu hafta Bulgaristan'daki Türk ve yerli işadamları arasındaki işbirliğini desteklemek amacıyla kurulan Türk-Bulgar Sanayi Ve Ticaret Odası'nın (TBSTO) 6. Olağan Yönetim Kurulu Toplantısı başkent Sofya'da yapıldı.
Bulgaristan her ne kadar Avrupa üyesi bir ülke olsa da, Türkiye'nin desteği olmazsa ülkenin durumu çok daha kötüye gider. Türk iş adamları burada daha fazla iş imkanları sağlarlarsa, insanlar ailelerini bırakıp diğer Avrupa ülkelerine gitmek zorunda kalmazlar. Ama öyle kişiler var ki Bulgaristan'da (aşırı milliyetçi ve ırkçı), aç ölseler de tek bardak su veya bir parça ekmek bile almazlar bir Türk'ün elinden.
En küçük bir örnek: Türk dizileri Bulgaristan'da yayınlanmaya başladığından beri her ne kadar büyük bir ilgi görse de, bazı kişilerin büyük hakaretlerine maruz kalıyor. Bazı cümleleri paylaşmak istiyorum: "Türkiye bu kadar güzel değil, dizilerle ülkelerine reklam yapıyorlar.", "Bırakın artık şu Türk dizilerini izlemeyi, 500 yıl önceki gibi bizleri yine köleleştirmeye çalışıyorlar.", "Şimdiye dek Türklerden hiç güzel bir şey gördük mü? Filmlerini, dizilerini yapıp bizlere satıyorlar. Neden bir Türk filmi yerine Rus filmi seyretmiyorsunuz.", "Türk dizilerine bakarak dünyaya ne gösteriyoruz- her şeyimiz var ama ulusumuz yok. Bulgar olduğumu söylemeye utanıyorum, çünkü artık Bulgaristan diye bir yer kalmadı." Böyle cümleleri her yerde duymak ve okumak mümkün. Keşke bu kişiler artık buna son verseler, hoşgörülülüğü ve evrensel barışçılığı öğrenebilseler.
***
Boyan Kehayov, Kırcaali İl Emniyet Müdürü görevine atandı. Başmüfettiş Boyan Kehayov, İçişleri Bakanı Tsvetlin Yovçev'in emriyle geçici olarak Kırcaali İl Emniyet Müdürü görevine atandı.
Kırcaalilere hayırlı ve uğurlu olsun! Emniyet Müdürü görevine genç, başarılı, milliyetçilik veya ırkçılık duygularıyla hareket etmeyen birinin atanması tüm Kırcaali sakinlerine hayırlı olacağından hiç şüphem yok.
***
Bulgaristan'da 45 yıl süren komünist rejimin kurbanları, törenle anıldı. Başkent Sofya'daki törende halk, ülkede 1989 yılına kadar süren rejimin siyasi nedenlerden dolayı mahkum ettiği binlerce kişiyi andı.
Nasıl ki bazı kişiler geçmişteki 500 küsur yılın edebi acılarını bize her daim ve her fırsatta gözümüze sokuyorsa, bizim o kadar geriye dönmemize gerek yok, sadece 30 yıl önce yaşananları ve onları yaşatanları hatırlatmamız yeterlidir. Bu yüzden geleceğimize ve kendimize sahip çıkabilmemiz için geçmişimizi çok iyi bilmemiz gerekir.
***
Büyükelçi Süleyman Gökçe'nin Şumnu ve Razgrad Ziyareti. Büyükelçi Süleyman Gökçe, Şumnu ve Razgrad'a 3 Şubat tarihinde gerçekleştirdiği ziyaret çerçevesinde, Şumnu Valisi, Belediye Başkanı, Belediye Meclis Başkanı, Razgrad Valisi ve Belediye Başkanı ile görüştü.
Sayın Büyükelçimize çalışmalarında başarılar diler, en yakın zamanda Kırcaali'ye de bekleriz.
***
Bulgaristan Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev, "her seçimde referandum yapılması" çağrısında bulundu. Cumhurbaşkanı Plevneliev, referandumun, en üstün demokrasi mekanizmalarından biri olduğunu belirterek, ülkede yapılacak yerel ve AB ile ilgili her seçimde ve önemli konularda referandum yapılmasının gerçek demokrasi için önem taşıdığını kaydetti.
Yoksul bir ülkede her önemli konularda referandum yapılması doğru bir karar değil. Seçimlerde sandığın başına zar zor giden bir vatandaşın, bir de referandumlarda oyunu kullanmasını beklemek çok zor.
***
Seçim döneminde ana dilde propaganda ve ikamet şartı değiştirilmedi. Seçim propagandası döneminde, siyasi partiler tarafından düzenlenen miting ve toplantılarda ülkenin resmi dilinden farklı bir dilde propaganda yasağının kaldırılması teklifi kabul görmedi.
Hiç şüphem yok ki, seçim propagandası Türkçeden farklı bir dilde yapılsaydı, o zaman böyle bir yasak konulmazdı. Buna yakın bir örnek: Kırcaali'deki, mağazalarda, kafeteryalarda AVM'lerinde Bulgarca yazılarının hepsi Yunanca tercümeleri bulunmakta. Sokaklarda Yunanca yazılar dolup taşmakta. Yunanca yerine Türkçe yazılsaydı işte o zaman büyük sorun olurdu. Medyalarda çıkacak haberleri tahmin edebiliyorum ve hatta protestolar bile düzenleneceğinden hiç şüphem yok.
***
Filibe'de futbol taraftarları vakıf mülkleri davasını protesto ettiler. Protestocu futbol taraftarları,"HÖH Aşağı", "Bulgaristan İçin Hürriyet Veya Ölüm!", "Türksünüz", "Sizin olmayanı geri alamazsınız." gibi sloganlar attılar.
Bini aşkın "insan" işini gücünü bırakıp Filibe Bölge Mahkemesi'ni işgal ettiler. "Sizin olmayanı geri alamazsınız." ve "Bulgaristan topraklarından ellerinizi geri çekin." gibi cümleler kullandılar. Türkiye, Bulgaristan Ortodoks Eksarhlığı Vakfı'na arazileri iade ederken tek bir kişi bile buna karşı çıkmadı. Çünkü oralarda kültürel hoşgörülü ve barış ruhlu insanlar bulunmakta. Bulgaristan'dakiler her fırsatta 500 yıl geriye dönebiliyorsa, işte o zaman o arazilerin kime ait olduğuna da kanaat getirmeliler.
|
|
||||||||||||||||
|
