Söz deyip geçmeyelim

Salı, 15 Mayıs 2012

Fevzi EHLİMANDuygularımızı, düşündüklerimizi, isteklerimizi ifade etmek için sözler sarf ederiz. Eğer şöyle bir düşünürsek 1 günde ağzımızdan binlerce söz çıktığını, bunların her biri farklı şeyleri ifade etmek için kullanılan sözlerdir. Söz o kadar önemlidir ki insan hayatında, bazen bir söz insanı hayata bağlayabildiği gibi, bazen de bir söz insanın hayata küsmesine de neden olabilir. Ama hiç kuşkusuz hiç kimse sözün kötüsünü duymak istemez, fakat kötü sözü başkasına söylemekten de geri durmaz. Günümüz toplumunun belki de en büyük ihtiyaçlarından birisi güzel sözdür. Yıllar ilerledikçe toplum arasında diyaloglar daha kırıcı ve daha samimiyetsiz olmaktadır. Toplum bir yana ailelerde dahi eşler birbirilerine güzel söz sarf etmekten noksan hale gelmektedirler. Bunun neticesinde kavgalar ve ayrılıklar meydana gelmektedir. Atalar ne demiş tatlı söz yılanı deliğinden çıkarır'. Bu atasözü çok yaygın ve çok da doğru bir atasözüdür. Bizler dünyadaki hayatımızı bir ev gibi görürsek, sözü de evimizin anahtarı olarak görelim. Çoğu insanlar sözle hiç bir şeyin çözülemeyeceğini, hayatta her kapının parayla açılacağını savunurlar, fakat yanılırlar. Az önce verdiğim örneğe bakarsak bir kapıyı açmak istersek doğru anahtarı kullanmak gerek. Elimizde bir yığın anahtar da olsa onların içinden sadece bir tanesi bizim kapımızı açacaktır. Aynen bunun gibi bir sorunu halletmek istediğimizde aklımızda çok sayıda söz vardır ama o sözlerin içinden doğru sözü seçebilirsek ancak hedefimize ulaşabiliriz. Doğru söz kullanmasını bilmeyenler ancak maddeyle her şeyi çözebileceklerine inanırlar. Örneğin çok sevdiği biri vefat etmiş birisine gidip al şu kadar parayı da sevdiğinin arkasından ağlama dese mi teselli edebilir, yoksa onu doğru sözler kullanarak mı teselli edebilir? Hayatımızda sözün ne kadar önemli olduğunu anlayıp, elimizden geldiği kadar güzel sözler sarf etmeye çalışmalı ve hayatımızı daha huzurlu ve daha mutlu yapmaya gayret göstermeliyiz.