Bulgaristan'da onlarca yıldan bu yana devam ettirilen Türkçe derslerine yönelik sessiz yok etme politikası bir başka safhasına daha geçti.
Genç Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk yıllarında Bulgaristan ile imzalanan ikili anlaşmalar kapsamında ülkemizde yaşayan Türk'lere Türkçe eğitim verilmesi "olmazsa almaz" bir koşul olarak belirlenmişti. O günlerde Bulgaristan'da sadece Türkçe eğitim veren okullar kurulmuş ve bu okullar yıllarca kanunların güvencesi altında hizmet vermişti. Bulgaristan'da yaşayan Türk nüfusunun çokluğu göz önüne alındığında bu doğal bir ihtiyacın giderilmesiydi.
Ancak komünist rejimin baskı dolu günlerine yaklaşıldıkça bu okullar, maddi yetersizlikler, bakımsızlık, öğretmen eksikliği, kitap yetersizliği gibi her gün artan ve artması sağlanan bahanelerle bu okullar yavaş yavaş kapatılmaya başlandı. Todor Jivkov ile birlikte resmen kapatılan okullar, Bulgaristan'a demokrasinin gelmesinden sonra açılmasına rağmen Bulgar eğitim okulları sıfatını almışlardı.
Türkiye ile Bulgaristan arasında devlet büyüklerinin görüşmelerinden de çıkan sonuçlar aynı idi: öğretmenler yetersiz, kitaplar eksik, sınıf yok ...
Üstelik Bulgaristan'da AB rüzgarları esmeye başladıktan sonra öğrencilerin ikinci dil olarak Bulgarcadan başka İngilizceyi tercih ettikleri ve bu nedenle Türkçe öğrenmek isteyenlerin sayısının da azaldığı yönündeki söylemler de bahaneler listesine eklendi.
Bu gün Bulgaristan'da Türkçe dersleri okulların günlük programlarının bitmesini takiben verilen ek dersler olarak uygulanıyor. Bu da çocukların derslerin bitiminde evlere gitmeleri ve daha sonra sadece Türkçe dersi için okula dönmeleri anlamına geliyor. Elbette bu durum da pek tercih edilmiyor.
Son zamanlarda Bulgaristan'da eğitim bakanlığı tarafından yapılan yeni çalışmalarla birlikte, zaten zavallı koşullar altında verilen Türkçe derslerinin sonunun geldiği anlaşılmaktadır. En son çıkan söylemde, Bulgaristan ekonomisinin ek ders vermek için ayrılacak bütçesinin olmaması da öne sürülüyor. AB'ye yeni üye olmuş ve kendisini refah düzeyi yükseltmekte olan bir ülke sıfatına oturtturan Bulgaristan için bir ek dersin ne kadar yıkım olacağı oldukça şüphe uyandırıcı bir söylem.
Üstelik Bulgaristan yetkilileri bu sefer, sadece maddi konuları değil, sağlık konularını da gündeme getirerek, Türkçe derslerini iyice çıkmaza sokmaya çalışıyor. Güya sağlık bakanlığı tarafından yapılan bir araştırma sonucu, öğrencilerin bir gün içinde 6 saatten fazla ders görmeleri sağlıkları açısından sakıncalı. Bu nedenle günün sonunda , üstelik de okullar kapandıktan sonra verilen Türkçe dersleri öğrencilerin genel eğitim performansını olumsuz etkiliyor.
Bu iddialar filimlerdeki komplo teorilerini bile geçmiş durumda.